Callie.Stardoll: TH’ye kocaman bir “hoş geldiniz” diyoruz! Soru: Kendiniz hakkında duyduğunuz ya da okuduğunuz en eğlenceli dedikodu nedir? Tom: Bir çok dedikodu var- Bu akıl almaz. Ama internette Bill’in otel odasındaki yatağında ölü olduğu ile ilgili bir dedikodu vardı.(Höh iyi sallamışlar xD) Bu bayağı tuhaf. Soru: Yemek yapabiliyor musunuz? Eğer ‘evet’se en iyi yaptığınız yemek hangisi? Tom: Bill ve ben çok güzel domates soslu spagetti yaparız. İçine değişik malzemeler koyarız. Soru: Çalışmadığınızda boş zamanlarınızda eğlenmek için ne yapıyorsunuz? Georg: Her zaman erken kalkan Gustav hariç, boş bir günümüz olduğunda hepimiz uyumayı, uyumayı ve uyumayı severiz! (Ben de, ben de, ben de!! ) Soru: Bill’in ameliyat olması gerektiğini öğrendiğiniz zaman ne hissettiniz? Gustav: Gerçekten şok olmuştuk. (Ben de Gusu…) Georg: Onun için her şeyin mükemmel gitmesini bir an önce kendini iyi hissetmesini diledik. Tom: Şu an çok mutluyuz, çünkü her şey çok iyi geçti ve sahneye dönmek için bekleyemiyoruz. (İnanın biz de!!) Soru: Merhaba. En çok hoşlandığınız şey nedir? Hepsi: Müzik!! Tom: Bu gerçekten bizim bir numaramız ve her şeyden önce geliyor. Soru: Eğer güçleriniz olsaydı hangi süper kahraman olurdunuz? Tom: Süper kahraman olmak konusunda bir şey bilmiyorum ama uçabilmek isterdim. Georg: Görünmez olmak isterdim. Gustav: Kadınları anlamak isterdim (Siz gelin ben sana anlatırım Gusu’m… Ama önce gelin buraya..!) Soru: En sevdiğiniz hayvan hangisi? (Yani bulabildiği en iyi soru bu muymuş?! Ne salakça bir soru ya… ) Hepsi: Köpekler!!! Georg: Ve ben kedileri de severim. Gustav: Hepimizin evinde köpeğimiz ve kedimiz var. Soru: Sizi en mutlu eden şey ne? Tom: Şu an yaşadığımız hayat! Georg: Canlı çalmak ve yolda olmak. Gustav: “that's what we always dreamed about!” ne demek istediğini çok anlamadım ama “her zaman dilediğimiz şey.” Gibi bir şey diyor. Soru: Tom, rock müzik dinler misin yoksa sadece rap ve hip-hop mu dinlersin? Tom: Çoğunlukla Alman hip-hopu ama biraz rock da dinlerim. Soru: Tom, kaç tane gitarın var? Benim bir Gibson’um var ve onu seviyorum! Tom: Sanırım 30 kadar. (Çüş yani Tom.. 10 tane falan neyine yetmiyor. 30 gitar... sadece o gitarları satsa köşeyi döner lan bu xD) Soru: En sevdiğiniz dondurma hangisi? (Aaa.. Ne kadar enteejan ve orijinal bir soru bu böyle!! ) Tom: Ben limon severim. Georg: Benim için vanilya. Gustav: Çikolata.. İçinde parçacıklar da olacak… (İşte bir ortak yanımız daha..!) Soru: Hiçbir maymun gördünüz yada ona dokundunuz mu? Hepsi: Evet! Tom: Ve bu bu muhteşemdir. Maymunlar benim en sevdiğim ikinci hayvan. (Ben de çok severim! Hatta anneme söylediğimde benim onun gerçek kızı olduğumdan şüpheleniyor. ) Soru: Hangi TV şovlarını izlersiniz? Georg: TV şovlarını seviyoruz. “Scubs” diye bir şeyi seviyor ya da bir şeyin kısaltması tam anlamadım. Gustav: “King of Queens” ve “Prison Break” Tom: Şey, benimkisi tabiî ki “The Girls Next Door (Yan kapıdaki/odadaki kızlar)” (Tom’dan başka bir şey beklemem zaten xD) Soru: Hanginiz daha önce evlenecek? Hepsi: Tom Tom: Aslında ben iki kere evliyim – arabamla ve gitarımla (Oğlum senin binlerce eşin var haberin yok ) Soru: Nasıl uyursunuz? (Sırt üstü mü , yan mı, vs.) Tom: Yatağımda ne kadar yer olduğuna göre değişir …… (Ne demek şimdi bu?.. ) Soru: Eğer bir hayvan olabilseydiniz, ne olurdunuz? Hepsi: Bir köpek! Tom: Ve Georg çirkin bir kurbağa olurdu. Soru: En sevdiğiniz meyve nedir? Tom: Çilek Georg: Erik Gustav: Ananas Soru:Eğer uçağınız balta girmemiş bir ormana düşerse hayatın ve yiyeceğin olmadığı kim daha önce yenirdi? Neden? Georg: Ben direk hepsini yerdim. Tom: Ve ben Georg’u önce yerdim en çok eti ondan sağlarsınız. (Bir kere Georg gayet normal. Sen çöp gibisin diye Geo’ya yüklenme..) Soru: Bence Georg’un turbo-tavuk dolu bir çiftliği var, doğru muyum? Tom: Bu doğru – nerden biliyorsun? Soru: En sevdiğiniz tatlı nedir? Tom: “Kaiserschmarn” denen bir Avusturalya tatlısı Gustav: Tiramisu Georg: Dondurma Soru: selam, bir gün için bir kadın olsaydınız hangisi olurdunuz ve neden? Georg: Jessica Alba çünkü çok güzel Tom: Pamela Anderson Gustav: Carmen Electra (Birkaç dakika kalmış) Soru: Fanlarınız arasında ne kadar çatışma çıktığı/Ne kadar fanınız olduğu konusunda hiçbir fikriniz var mı? (evet, hayır, belki) Gerçekten çok fazla. Sadece sizin için Almanca öğrendim (devamını çeviremedim çünkü kısaltma yapmış) Hepsi: Vay, bu harika! Tom: Teşekkür ederiz. Bu gibi şeyler duymak harika. Daha fazla bekleyemiyoruz tekrar gelip hepinizi görmek için. Kendinize iyi bakın. Bu chat boyunca çok iyi vakit geçirdik! Hoşçakalın! (RESİM KOYAMİM)